Bu kitabı okumak için bir hayli geç kalmışım. Çok fazla duyduğum ama bir türlü okuyamadığım kitaplardan. Kitap kişisel gelişim gibi olsa da kişisel gelişim kitaplarından oldukça farklı. Bir kere deneyler sunmamış ya da şöyle yapın böyle yapın diye yönlendirmemiş okurları. 'Simyacı' bambaşka bir tat bırakıyor insanın damağında . Kitabın özü 'Herşey tek bir el tarafından toplanmış ve yapılmıştır.'
'Gencin adı Santiago idi' cümlesiyle başlayıp yine aynı cümleyle sonlandırılmış kitap. Santiago bir Endülüs çobanıdır,aslında anne ve babası rahip olması için onu papaz okuluna göndermiştir fakat o çoban olmayı seçmiştir. Çünkü onu mutlu edecek olan budur. Çok yer gezmeyi ve çok yer keşfetmeyi sever. Bir heybe,yastık olarak kullanmak üzere bir kitap alıp sürüsüyle düşer yollara. Çobanlık yaptığı sırada karşılaştığı kişiler ve simgeler daha da önemlisi gördüğü rüya onu Mısır'a, Piramitler'e yönlendirir.Artık en büyük hayali ve hedefi Piramitlere ulaşmaktır. Onun bu yeni yolculuğunda karşılaşacağı birçok sürpriz vardır. Tüm parasını kaybeder ,çıktığı bu serüvenden dolayı pişmanlık duyar fakat geri dönmez yoluna devam eder bir billuriye dükkanında çalışır kaybettiği paranın çok daha fazlasını kazanır ve tekrardan düşer yollara .. Bir çöl kızına aşık olur ölümden döner ve Simyacı ile tanışır yaşamın özünü öğrenir. Kitabın içinde birkaç Kutsal kitaptan ayetlerde sunularak hayatı,hedeflenmeyi hepsini güzel bi hikaye üzerinden anlatılmış. Semerkant ya da Katre-i matem gibi bu kitabında bende yeri ayrı artık.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder