- resim Google görsellerden
SİNEKLERİN TANRISI- WİLLİAM GOLDİNG
Atom savaşı sırasında, bir grup çocuğun savaştan kaçırılırken uçaklarının ıssız bir adaya düşmesini konu ediniyor. Issız bir ada ve hiç bir büyük yok. Sadece bazı çocuklar diğerlerine nazaran daha büyükler. Ve bir müddet sonra büyük çocukların liderlik mücadelesine tanık oluyoruz. Liderlik mücadelesini veren asıl çocuklar, Jack ve Ralp. Domuzcuk adını taktıkları akıllı bir çocuk ise bir deniz kabuğu bulur ve bu deniz kabuğu liderlik simgesidir artık. Deniz kabuğu kimde ise konuşma hakkı da onundur. Ralp önceliğin ateş yakarak gemilere duman vasıtasıyla işaret verip adadan kurtulma olduğunu düşünürken, Jack domuz avlayıp, hayatta kalmanın daha mantıklı olduğunu düşünür. Avcılık yeteneği gelişmiş Jack domuz avlayıp, adadaki çocukların çoğunu yanına toplamıştır. Öyle ki bir müddet sonra domuz avlarından sonra kendi aralarında kendilerine has danslarıyla şölen bile yapmaktadırlar. Bu çocukların en büyük korkusu ormanda yaşadığını düşündükleri canavardır. Simonsa bu korkunun üstüne gider ve canavarı bulmak maksadıyla ormana çıkar. Canavar sandıkları şeyin ölü bir paraşütçü olduğunu anlar fakat o kadar korkmuştur ki çocukların yanına sürünerek gelir. Tam da bu sırada çocukların ayine dönüşen şölenleri yapılmaktadır. Çocuklar Simonu canavar zanneder ve bu şölen sırasında Simonu öldürürler. Ralp ve domuzcuk ise tüm bu caniliklerin daha dışındadır. Akıl ve sağduyu ile olayların üstesinden gelmeye çalışmaktadırlar. Ancak Jack'in örgütlenmesiyle diğer çocuklar da Ralp'e karşı cephe almışlardır. Artık tek amaçları Ralp'ı öldürmek olmuştur. Bunun için plan yaparlar ve onu köşeye sıkıştırıp öldürmek için çabalarlar üstelik alanı daraltmak içinde ormanda yangın çıkartırlar. Ralp hayatta kalma mücadelesi verirken bir gemi adaya gelir ve çocuklar kurtulmayı başarır. Tabi buna kurtulmak denilirse çünkü gemiyle gidecekleri yer yine savaşın içidir.
Kitabın genel özeti bu şekilde ama benim kitap hakkındaki düşüncelerime gelecek olursak Simon'un ölmesine kadar olan yerler oldukça durağandı. Sürekli çocukların deniz kabuğunu alarak konuşma liderlik yapma çabalarına okumaktan sıkılmışım. Fakat Simon'un ölümünden sonra olaylar daha da heyecan verici hale geldi. Kurgu da olsa çocukların bu kadar canileşmesi içimi fazlasıyla bunalttı. Ama kitap yine de içine çekti beni. En çokta kitabın sonunda yapılan açıklama oldukça iyi idi. Kitap alegorilerle dolu, kitabin sonunda da hepsi tek tek açıklanmış. O açıklamayı okuduğunuzda yazarı fazla zeki buluyorsunuz. Çünkü ada, kahramanlar, olaylar öylesine güzel seçilmiş ki hepsinin gerçek hayatta temsil ettiği bi şeyler var aslında. Bu yönüyle kitabı beğendiğimi ve sizlere de tavsiye edebileceğimi söyleyebilirim.
Keyifli okumalar,,
Deniz kabuklarını okuyorum ben hala ve zor ilerliyor hatta okumasam mi diyorum oldukça da kalın bi kitap yani zor olacak gibi.
YanıtlaSilYok yok devam edin bence sonradan bağlar kitap sizi :)
SilÖyle mi diyorsunuz..hatırınız için biraz daha okurum o halde dilerim sarar tavsiye üzerine de almıştım hani.
SilBence öyle, keyifli okumalar :)
SilListeye alalım o zaman :)
YanıtlaSilHay hay efem :)
SilOkumayı çok istediğim bir kitap Sineklerin Tanrısı. Bir an önce okumak istiyorum
YanıtlaSilTavsiye ederim :)
SilOkuduğum her yorumda kitabın zor olduğunu artık net bir şekilde kafama yerleşti. :)) Listemde olan bir kitap ama merak ettiğimden okumak istiyorum. :)
YanıtlaSilZor değil aksine kolay anlaşılır fakat belli bir noktaya kadar oldukça durağan ilerlemiş o noktayı geçerseniz gayet akıcı :) eh çocukların caniligi biraz can sıkıcı ama
Silokumuştum fena diildi :) bi deeee, sen blogunu özlemişsin ama de miiiii :)
YanıtlaSilÖzlemişim Deep eveeeet :)
SilBu yaz okuduğum bir kitaptı. Kaç yaşında olursak olalım, vahşi yanımızın ortaya çıkabileceğinin ispatı sanki.
YanıtlaSilNe yazık ki gerçek hayatta çokta farkına varmasakta delice vahsileşiyoruz bazen.
SilTesekkur ederim ama bayadır ilgilenmiyorum temasıyla vakit bulursam neden olmasın :)
YanıtlaSilİsmiyle yıllardır ilgimi çeker ama konusu pek hoşuma gitmedi. Yani okumayacağım sağolun :) yorumunuzdan anladığım,her şeyin bir şeyi betimlediğini söylüyorsunuz. Life of Pi filmini çağrıştırdı.
YanıtlaSilKarar sizin elbet okunacak daha güzel kitaplar da vardır :) ne yazık ki bende Lİfe of Pi'yi okumadım,bilemicem
SilBende okumadım filmini izlemiştim :)
SilOnun da bi fragmanından haberdarım :)
SilBu kitabı sürekli görüyorum ama okumak kısmet olmadı. İlginç bir kitaba benziyor. Blogunuzu takibe aldım ben de beklerim. http://turgayaksoy.blogspot.com.tr/
YanıtlaSilBazen bazı kitaplar öyle oluyo surekli goruyosun ama okuyamiyosun :) tabi ki, geliyorum blogunuza hemen :)
SilÇok sık rastlıyorum son zamanlarda bu kitaba. Okumak şart. Konusuda güzelmiş . Teşekkürler.
YanıtlaSilOkunacaklar listesine alındı o zaman :)
Sil