23 Ocak 2014 Perşembe

TARÇIN'LI GÜNLER



Üstte resmini gördüğünüz şeker şey artık evimizin yeni neşesi.
Yine bir gün annemle telefonla konuşuyoruz dedi ki;
-Bir hanım varmış kedisini verecek birilerini arıyormuş. Bizim çocuklarda heves ettiler ama ben istemiyorum şimdi onla ilgilenmek zor olur.
Bir iki saat sonra tekrar konuştuk ve yine annem dedi ki;
-Kedi bizde,evde.
O günden beri resmen Tarçın'ın merakıyla yaşadım.
Eve geldiğimden beri göz bebeğim. İyi ki almışız İyi ki de bizle.
Tarçını daha yeni doğmuşken sokakta bulmuş eski sahibi ama o kadar çok kedisi varmış ki bazılarını vermeye başlamış. Tarçın'da böylelikle bize gelmiş oldu.
Eskiden evde bir kediyle yaşamak fikri bana hiç çekici gelmiyordu açıkçası. Ne bileyim hani sokakta görürüz falan ya bana hiç sevimli gelmezlerdi yani gider köpekleri severdim ama kedileri değil. Kedi delisi arkadaşlarım var mesela cidden anlayamazdım bir insan kedileri niye bu kadar sever ki ? Şimdiye kadar evde az çok hayvan besledik. Balığımız,kaplumbağamız ve tavşanlarımız oldu. Eğer bahçeli bi evimiz olsaydı köpeğimiz olsun isterdim ama kedimiz değil. Tabi bu söylediklerim Tarçın'ı tanıyana kadardı. Şimdilerde onu o kadar seviyorum ki anlatamam Allah korusun ona bir şey olsa oturur zırıl zırıl ağlarım.
Akşamları beraber yatıyoruz sabahları beraber kalkıyoruz. Bugün sabah bir uyandım kıvrılmış yanıma kafasını da koymuş koluma yorganın altında horul horul bizimkisi. Keyfine düşkün anlayacağınız. Bunu şöyle bir fotoğrafla özetleyebilirim;



Tarçının favori mekanları cam kenarları, kalorifer üstleri. Kalorifer yanıyorsa ve ılıksa genelde uyumayı tercih ediyor eğer soğuksa karşı apartmanın balkonuna konan kuşlar için avlama tekniklerini geliştirmekle geçiriyor zamanını. Oyun oynamaktan çok hoşlanıyor her kedi gibi. Sabahları uyandığımızda çok miyavlıyor mamasını yedirirsem miyavlaması biraz azalıyor ama enerji patlaması yaşıyor. Evin bi ucundan bi ucuna koşturup duruyor. Kendi kendine savunma teknikleri buluyor. Gizli saklı yerlere saklanıyor. Hatta geçenlerde balkonun penceresini açmıştım Tarçın'ın balkona çıktığını gördüm ama ses etmedim sonra neyse aklıma geldi bi bakayım diye. Baktım yok arıyorum tarıyorum yok. Gözlerim hafiften dolmaya başladı ya balkondan atladıysa ya gittiyse ya bir şey olduysa bide baktım bizimki geliyor karşıdan. Anlayacağınız acayip alıştım. Çok aşırı seviyorum onu.
Ama kedi bakmada baya acemiyiz. Mesela her şeyi yemiyor. Balığa bayılıyor kaşar,sucuk,tavuk eti gibi şeyler yiyor. Mama da aldık mamasının ölçüsünü tutturamazsak kusuyor. Çişini kumuna gidip yapıyor eğer banyonun kapısı kapalıysa önünde miyavlıyor. İlk başlarda kendi yerinde yatarken artık bizimle yatıyor tek yatmıyor. Haftada bir kere yıkıyoruz ve banyo yapmaktan nefret ediyor çok çırpınıyor ve banyo sonrası kendini kurulayana kadar hiçbir şey yapmıyor. Şimdilik tek sıkıntı tüyleri. Çok fazla dökülüyor. Annem bant almış kıyafetleri onla temizliyoruz ama yine de başa çıkamıyoruz tabi. Aslında aşısı varmış tüy dökülmesine karşı ama yaptırmakta tereddüt ediyoruz. Aldığımız hanım genelde kedilerine aşı yaptırmış bunun için ama Tarçın aşısız olanlardan.

İşte anlattığım gibi Tarçın'ı acayip sevmiş durumdayım ve artık daha iyi anlıyorum neden insanların kedileri bu kadar çok sevdiklerini.O kadar seviyorum ki yeminle dışarı çıktığım vakitlerde resmen özlüyorum onu. Şimdi de yanımda kıvrıldı uyuyor. Bakın ne tatlı;



Şimdi de Tarçın'ın çeşitli hallerini göstereyim sizlere.

Tarçın yine nelerin peşinde ?


Tarçın'ın bu asilliği nerden geliyor?



Bu kadar çok uykuyu bünyesi nasıl kaldırıyor?


İşte böyle bizim Tarçın maceramız. Merak ediyorum N'olur sizlerde yazın. Evde hayvan besliyor musunuz? Bi kediniz var mı? varsa ne sıklıkla yıkar neler yedirisiniz? Aşı yaptırıyor musunuz yaptırıyorsanız ne aşıları? Tarçına daha iyi nasıl bakabiliriz ? gibi soruları cevaplandırır ve soru işaretlerini aklımdan giderirseniz çok mutlu olurum.

Hepinize Tarçın'lı günler olsun :)

2 yorum:

  1. Merhaba;
    Öyle güzel anlatmışsın ki. Canım çok sıkkın olduğu halde acayip mutlu oldum.
    Hele bir de böyle hiç kedi ile haşır neşir olmayan ve bir anda bu kadar bağlanana kişiler görmek çok güzel.
    Tarçın çok şeker gerçekten, onunla çok iyi ilgileniyorsun.
    Bir çok şeyide çözmüşsün tabi. Her kedi aynı değil kesinlikle, ne yediği nasıl davrandığı , hepsi farklı, zamanla zaten öğreniyor insan.
    Aşı konusuna gelince, gitmedi iseniz mutlaka gitmelisiniz.
    _iç dış parazit aşısı vurulmalı
    - Karma aşısı iki doz vurulacak sonra 15 gün ara ile..
    - Kuduz aşısı
    - Lösemi aşısı
    Bu kadar...
    Tüy konusuna gelince, genelde tavuk eti ve ürünlerin tüy döktüğü konusunda birleşmiş durumda herkes. Ona etli mama alırsan sanırım tüyleri daha az dökülecektir. Sık sık fırçalarsan bu da bir nebze daha az dökülmesini sağlıyor. Benim mesela bir kedim çok tüy döküyor. Diğerleri ise normal şekilde..
    Şimdilik aklıma gelen bunlar, aklına takılan bir şey olursa lütfen sor, bildiğim kadarıyla yardımcı olmaya çalışırım..:) Tarçını öptüm..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Shemellon :) İnan yorumun o kadar mutlu etti ki beni Tarçın'ın bakımı hakkında bilmemiz gereken çok şey var ve gerçekten senin yorumunda çok aydınlattı beni. Anlaşılan veteriner yolu gözüktü bize. Mamasını açıkcası alırken neli diye hiç dikkat etmemiştim bundan sonra tercihimiz etlilerden yana o zaman. Zaten şimdilik tek problemimiz tüyleri onu da hallettik mi gerisi kolay. Dediğin gibi bundan sonra başım sıkıştığında hemen sana soruyorum çünkü kedilere karşı ne kadar duyarlı olduğunu biliyorum. Kediler için düzenlediğin kampanyaların yazılarını okurdum ve o zamanlar bu kadar önemli olduğunu bilmezdim. Bundan sonra herhangi bir projen olursa ben de varım :)
      Tekrardan çok sağol Shemellon Sevgilerimle.. :)

      Sil

Benzer Yazılar

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...